SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

YOLCU NAMAZI BAHSİ

<< 703 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

42 - (703) حدثنا يحيى بن يحيى. قال: قرأت على مالك عن نافع، عن ابن عمر؛ قال:

 كان رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا عجل به السير، جمع بين المغرب والعشاء.

 

[ش (إذا عجل به السير) أي إذا أعجله السير. ونسبة الفعل إلى السير مجاز. ومثله قوله: إذا جد به السير].

 

{42}

Bize, Yahya b. Yahya rivayet etti. Dediki: Mâlik'e, Nâfi'den dinlediğim, onun da İbni Ömer'den rivayet ettiği şu hadîsi okudum: İbni Ömer: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :

 

«Sefere acele ettiği zaman akşam ile yatsı'yı bir arada kılardı.» demiş.

 

 

43 - (703) وحدثنا محمد بن المثنى. حدثنا يحيى عن عبيدالله. قال أخبرني نافع؛ أن ابن عمر كان إذا جد به السير، جمع بين المغرب والعشاء، بعد أن يغيب الشفق. ويقول:

 إن رسول الله صلى الله عليه وسلم كان إذا جد به السير، جمع بين المغرب والعشاء.

 

{43}

Bize, Muhammedu'bnü'l-Müsennâ rivayet etti. (Dediki): Bize, Yahya, Ubeydullah'dan rivayet etti. Demişki: Bana, Nâfi, haber verdiki,

 

İbni Ömer, Acele yola çıkacağı zaman şafak kaybolduktan sonra akşam ile yatsıyı beraberce kılar ve: Gerçekden Resûlullah (Sallailahu Aleyhi ve Sellem) :

 

«Yola acele ettiği vakit akşam ile yatsı'yı birlikte kılardı.» dermiş.

 

 

44 - (703) وحدثنا يحيى بن يحيى وقتيبة بن سعيد وأبو بكر بن أبي شيبة وعمرو الناقد. كلهم عن ابن عيينة. قال عمرو: حدثنا سفيان عن الزهري، عن سالم، عن أبيه:

 رأيت رسول الله صلى الله عليه وسلم يجمع بين المغرب والعشاء، إذا جد به السير.

 

{44}

Bize Yahya b, Yahya ile Kuteybetü'bnü Saîd, Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ve Amru'n-Nâkıd, hep birden,, İbni Uyeyne'den rivayet ettiler. Amr, dediki: Bize, Süfyân, Zührî'den, o da Sâlim'den, o da babasından naklen rivayet etti. Sâlim'in babası şöyle demiş:

 

«Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i acele yola çıkacağı zaman akşam ile yatsı'yı birlikde kılarken gördüm.,

 

 

45 - (703) وحدثني حرملة بن يحيى. أخبرنا ابن وهب. أخبرني يونس عن ابن شهاب. قال: أخبرني سالم بن عبدالله؛ أن أباه قال:

 رأيت رسول الله صلى الله عليه وسلم، إذا أعجله السير في السفر، يؤخر صلاة المغرب حتى يجمع بينها وبين صلاة العشاء.

 

{45}

Bana, Harmeletü'bnü Yahya rivayet etti. (Dediki): Bize, İbnî Vehb haber verdi. (Dediki): Bize, Yûnus, İbni Şihâb'dan naklen haber verdi. Demişkî: Bana, Salim b. Abdillâh haber verdiki babası şöyle demiş:

 

«Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i sefere acele ettiği zaman akşam namazını te'hîr ederek, onunla yatsıyı birlikte kıldığını gördüm.»

 

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buhari «Taksîru's-Salât» bahsinin iki yerinde; Nesâî dahî «Namaz» bahsinde muhtelif râvîlerden tahrîc etmişlerdir.

 

Hadîsin bütün rivayetlerinde, yola çıkmakdan; bir. rivayetinde sefer için yola çıkmakdan bahsedildiğine göre yola çıkmanın sefer kasdı ile mukayyet olduğu anlaşılıyor. Şu hâlde şehir haricindeki bağ ve bostana gitmek buradaki hükümden hâriçdir. Yânî böyle yerlere gidileceği zaman iki namazın cem' edilmesi (her ikisinin birlikde kılınması) mevzû-i bahis değildir.

 

Hadîs-i şerîf, seferde akşamla yatsının cemi' sureti ile ikisinin bir arada kılınabileceğine delildir.

 

Kirmâni : «Bu hadîs akşam namazını yatsı zamanına bırakarak her ikisini yatsı vaktinde birlikde kılmayı caiz gören Şafiî'ye huccetdir.> demişdir.

 

Hanefîlere göre buradaki cem' 'den murâd, akşam namazını vaktinin sonunda, yatsıyı da vaktinin evvelinde kılmak suretiyle hâsıl olan zahirî ve sûrî cemî'dir. Yoksa akşam namazının vakit dışına bırakılması kasdedilmemişdir. Bu husûsdaki izahat bir iki hadîs sonra (yâni babımızın sonunda) verilecektir.

 

Bu Hadislerin devamı, hatta daha geniş izahat için buraya tıklayın.!